Б Какая сегодня будет погода? 


Мы поможем в написании ваших работ!



ЗНАЕТЕ ЛИ ВЫ?

Б Какая сегодня будет погода?



 

Bugün hava yağışlı olacak, İstanbul'da sıcaklık 11 °C. Doğudan soğuk hava dalgası geliyor. Bu nedenle bütün yurtta sıcaklık düşecek. Hava yarın da yağışlı olacak, iki gün sonra havalar yeniden ısınacak. Soğuk hava dalgası gidecek, yerine sıcak hava dalgası gelecek. Sıcaklık iki-üç derece artacak.

 

sıcaklık температура (sıcak — жаркий)

doğu восток

bu nedenle поэтому

bütün yurtta по всей стране

sıcaklık düşecek температура понизится (düşmek)

yeni новый

yeniden снова

ısınacak потеплеет (ısınmak)

yerine вместо

derece градус

artacak повысится (artmak)

 

Грамматика

 

Суффикс будущего времени: -acak (-ecek)

Суффиксы будущего времени показывают, что действие произойдет в будущем.

 

  gelmek gelmemek
Ben geleceğim gelmeyeceğim
Sen geleceksin gelmeyeceksin
O gelecek gelmeyecek
Biz geleceğiz gelmeyeceğiz
Siz geleceksiniz gelmeyeceksiniz
Onlar gelecekler gelmeyecekler

 

— Bugün ne yapacaksın?

— Bugün üniversiteye gideceğim.

 

— Bugün yağmur yağacak mı?

— Evet, bugün yağmur yağacak.

 

— Bugün ne yapacaksın?

— Bugün evde dinleneceğim.

 

Упражнения

 

1) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Yarın hava nasıl olacak?

— Yarın hava bulutlu olacak. (облачная погода; bulut — облако, туча)

 

— Bugün hava nasıl olacak?

— Hafta sonu hava nasıl olacak? (в конце недели, на выходных)

— Yarın yağmur yağacak mı? (завтра)

— Bugün hava bulutlu mu? (bulut — облако)

— Bugün hava rüzgârlı mı? (rüzgâr — ветер)

— Hafta sonu hava güneşli olacak mı? (güneş — солнце)

— Yarın hava ısınacak mı?

— Bugün evde dinlenecek misin?

 

2) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Soğuk hava dalgası nereden geliyor?

— Soğuk hava dalgası doğudan geliyor.

 

— Yarın İstanbul kaç derece olacak?

— Sıcak hava dalgası nereden gelecek?

— Bu hafta kar yağacak mı?

— Bugün paltonu giyecek misin? (наденешь)

— Hafta sonu sıcaklık artacak mı?

 

Урок 18

B банке

 

Антон: Döviz bozdurmak istiyorum.

Я хочу обменять валюту.

Служащая: Dolar mı, euro mu?

Доллары или евро?

Антон: Dolar bozdurmak istiyorum.

Я хочу обменять доллары.

Служащая: Kaç dolar?

Сколько долларов?

Антон: 1.000 Dolar. Bir dolar kaç lira?

1.000 долларов. 1 доллар сколько лир?

Служащая: Bir dolar 1,40 Türk lirası.

Антон: Tamam, 1.000 dolar bozduruyorum.

Хорошо, я хочу обменять 1.000 долларов.

Служащая: Bankada hesabınız var mı?

У вас есть счёт в банке?

Антон: Evet, bankada hesabım var.

Да, у меня есть счёт в банке.

Служащая: Hesap cüzdanınız yanınızda mı?

Банковская книжка у вас с собой?

Антон: Evet. Lütfen bu parayı hesabıma yatırın.

Да. Положите, пожалуйста, эти деньги на мой счёт.

 

А Снятие денег со счёта

 

Ольга: Hesabımdan para çekmek istiyorum.

Я хочу снять деньги со счёта.

Служащая: Hesap cüzdanınızı verir misiniz?

Дайте, пожалуйста, вашу банковскую книжку.

Ольга: Buyurun, hesap cüzdanım.

Пожалуйста, моя банковская счётная книжка.

Служащая: Ne kadar çekmek istiyorsunuz?

Сколько вы хотите снять?

Ольга: 500 dolar çekmek istiyorum.

Я хочу снять со счёта 500 долларов.

Служащая: Dolar olarak mı ödeyelim?

Выплатить вам в долларах?

Ольга: Türk lirası da olabilir.

Можно и в турецких лирах.

Служащая: Bir dolar 1,2 Türk lirası.

Один доллар 1,2 турецких лир.

Ольга: 500 dolar ne kadar yapıyor?

Сколько составляет 500 долларов?

Служащая: 600 YTL. yapıyor. (YTL = Yeni Türk Lira)

Это составляет 600 лир.

Ольга: Tamam, Türk lirası olarak istiyorum. (olarak — как, в качестве)

Хорошо, я возьму в турецких лирах.

 

Б Денежный перевод

 

Антон: Bana bir havale var mı?

Служащая: Havale nereden gelecek?

Антон: Londra'dan gelecek.

Служащая: Ne kadarlık bir havale bekliyorsunuz?

Антон: 1500 Dolar.

Служащая: Size 1500 dolarlık bir havale var.

Антон: 500 dolar alayım.

Служащая: Paranın gerisini ne yapalım?

Антон: Gerisini lütfen hesabıma geçin.

 

havale денежный перевод

havale beklemek ждать денежный перевод

paranın gerisi остальная сумма

ne yapalım что мы cделаем

hesaba kaydetmek положить на счёт

 

Грамматика

 

Суффикс желательного наклонения: -а (-е)

 

  gelmek gelmemek
Ben geleyim gelmeyeyim
Sen gelesin gelmeyesin
O gele gelmeye
Biz gelelim gelmeyelim
Siz gelesiniz gelmeyesiniz
Onlar geleler gelmeyeler

 

Обычно используеся в первом лице единственного и множественного числа. На русский можно перевести как давай (те)... или я хочу...., мы хотим...

 

Bu akşam sana geleyim.

Ben bir kahve içeyim.

Ben bir kuru fasulye yiyeyim.

 

Bu akşam sinemaya gidelim.

Bu yaz tatile çıkalım. (этим летом двайте поедем на отдых)

Bu parayı hesaba yatıralım.

 

Упражнения

 

1) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Ne bozdurmak istiyorsun?

— Döviz bozdurmak istiyorum.

 

— Dolar mı, euro mu bozdurmak istiyorsunuz?

— Bir dolar kaç lira?

— Bir euro kaç lira?

 

2) Пожалуйста, ответьте на вопросы

 

— Kaç dolar bozdurmak istiyorsun?

— Ne kadar para çekmek istiyorsunuz?

— Bankada hesabınız var mı?

— Parayı döviz olarak mı istiyorsunuz?

— Hesap cüzdanınız yanınızda mı?

— Parayı Türk lirası olarak mı istiyorsunuz?

— Parayı hesabınıza yatıralım mı?

— Vadeli hesap istiyor musunuz?

— Vadeli hesap ister mısınız? (vade — срок)

— Fon hesabından yararlanmak istiyor musunuz?

 

Анталья

 

Antalya, Akdeniz'dedir. Türkiye'nin en büyük turizm merkezlerinden biridir. Antalya'ya her yıl ortalama sekiz milyon turist gelir.

Antalya'nın çevresi yemyeşil dağlar ve ormanlıkla çevrilidir. Denizi çok temizdir. Dereler, ırmaklar, şelâleler Antalya'ya bambaşka bir güzellik verir.

Antalya'nın çevresinde yüz kadar antik kent vardır. Bu antik kentlerin içerisinde en önemlileri Perge, Aspendos, Side ve Myra'dir.

Antalya, bir açık hava müzesi ve bir doğa cennetidir.

 

Akdeniz — Средиземное («белое») море, merkez — центр, her — каждый, yemyeşil — зеленый-зеленый, очень зеленый (yeşil — зеленый), dağ — гора, orman — лес, ormanlık — лес, лесистая местность, temiz — чистый, ırmak — река, şelâle — водопад, bambaşka — совершенно другой, güzellik — красота, прелесть, içerisinde — среди них (içeri — внутрь, внутренняя часть), açık — открытый, hava — воздух, doğa — природа, cennet — рай.

 

Урок 19

На отдых

 

Эрол: Bu yaz tatile nereye gidiyorsun?

Куда ты поедешь на отдых летом?

Ольга: Bu yaz Bodrum'a gitmek istiyorum.

Я хочу поехать летом в Бодрум.

Эрол: Bodrum'a daha önce gittin mi?

Ты ездила раньше в Бодрум?

Ольга: Hayır, daha önce gitmedim.

Нет, я не ездила раньше.

Эрол: Ben gittim. Bodrum çok güzel bir yer.

Я ездил Бодрум. Бодрум очень красивое место.

Ольга: İstersen birlikte gideriz.

Если хочешь, можем вместе поехать.

Эрол: Çok iyi. Memnun olurum.

Очень хорошо. Буду рад.

Ольга: Bana Bodrum'da rehberlik edersin.

Будешь моим гидом в Бодруме. (rehber — гид; rehberlik — сопровождение)

 

А Место отдыха

 

Ольга: Bu yaz tatil için nereye gideceksin?

Куда ты поедешь на отдых летом?

Антон: Bilmiyorum. Henüz karar vermedim.

Не знаю. Ещё не решил («решения не дал»).

Ольга: Bu yaz Bodrum'da tatil yapmak ister misin?

Ты хочешь поехать в Бодрум летом?

Антон: Bodrum nasıl bir yer?

Бодрум — что это за место?

Ольга: Türkiye'nin güney batısında güzel bir yer. Biz Erol'la Bodrum'a gitmek istiyoruz.

Красивое место на юго-западе Турции. Мы хотим поехать с Эролом в Бодрум.

Антон: Ben daha çok tarihî yerleri seviyorum.

Я больше люблю исторические места.

Ольга: Bodrum'da tarihî yerler de var.

В Бодруме есть и исторические места.

Антон: Ben Truva, Bergama gibi yerleri seviyorum.

Мне нравятся такие места, как Троя, Бергама.

 

Б Зарезервировать

 

Эрол: Alo! Olga!

Ольга: Merhaba Erol!

Эрол: Bodrum'a gitmek için karar verdin mi?

Ольга: Karar verdim. Anton ile de konuştum.

Эрол: Anton de Bodrum'a geliyor mu?

Ольга: Hayır, gelmiyor.

Эрол: Bodrum'da yer ayırtayım mı?

Ольга: Bence iyi olur.

Эрол: Bodrum'da kaç gün kalmak istiyorsun?

Ольга: Bir hafta yeterli değil mi?

Эрол: Tamam, bir haftalık yer ayırtıyorum.

 

karar vermek решить

konuşmak говорить

bence по-моему

kalmak оставаться

yeterli достаточно

yer ayırtmak зарезервировать

 

Грамматика

 

Имя прилагательное

 

Ставится перед существительным:

 

güzel + kadın — güzel kadın (красивая женщина)

büyük paket (большой сверток), küçük çocuk (маленький ребенок), kırmızı gül (красная роза), sarı çiçek (желтый цветок)

 

Прилагательные образуются также из имен существительных с помощью суффиксов -lı, -li, -lu, -lü

 

akıl + lı: akıllı — akıllı çocuk (умный ребенок; akıl — ум)

şapka + lı: şapkalı — şapkalı kadın (женщина в шляпке)

palto + lu: paltolu — paltolu adam (мужчина в пальто)

 

Отрицательная форма прилагательных образуется из имен существительных с помощью суффиксов

-sız, -siz, -süz, -süz

akılsız çocuk, şapkasız kadın, paltosuz adam

 

Упражнения

 

1) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Bu yıl tatile nereye gidiyorsun?

— Bu yıl tatile İzmir'e gidiyorum.

 

— Bu kış tatile nereye gidiyorsun?

— Bodrum'a daha önce gittin mi?

— Bodrum güzel bir yer mi?

— Olga Bodrum'a kiminle gidiyor?

— Anton Bodrum'a gelmek istiyor mu?

— Bodrum Türkiye'nin neresinde?

— Bodrum'da tarihî yerler var mı?

— Anton nereleri gezmek istiyor?

 

2) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Erol kime telefon ediyor?

— Olga Bodrum'da ne kadar kalmak istiyor?

— Bodrum'dan kim yer ayırtıyor?

— Erol Bodrum'u daha önce gördü mü?

 

2) Заполните пропущенные места с помощью суффикса "lı"

akıllı çocuk

akıl... kız, şapka... kadın, palto... kadın, bulut... hava, güneş... hava

 

Урок 20

Как пройти...?

 

Катя: Affedersiniz, postane nerede?

Извините, где находится почта?

Мурат: Biraz ilerleyin, sonra sağa dönün.

Пройдите немного вперёд, потом поверните направо.

Катя: Buraya çok uzak mı?

Это далеко отсюда (туда очень далеко ли)?

Мурат: Hayır, çok yakın.

Нет, очень близко.

Катя: Ne kadar uzaklıkta?

Какое расстояние?

Мурат: Beş yüz metre uzaklıkta.

Пятьсот метров.

Катя: Çok yakın. Yürüyerek gidebilirim.

Очень близко. Я могу пойти пешком.

Мурат: Yürüyerek gidin, ileriden sağa dönün.

Идите пешком. Впереди поверните направо.

Postane tam köşede.

Почта находится как раз на углу (tam — полный, целый; как раз).

 

А Где находится музей?

 

Антон: Müzeye nasıl gidebilirim?

Как пройти к музею (смогу пройти)?

Йылмаз: Bu caddeden dosdoğru gidin. Sonra sola dönün.

По этой улице идите прямо (cadde — улица). Потом поверните налево.

Антон: Müze çok uzak mı?

Музей находится очень далеко?

Йылмаз: Biraz uzak.

Немного далеко.

Антон: Yürüyerek kaç dakika sürer?

За сколько минут можно дойти пешком (sürmek — продолжаться)?

Йылмаз: Yürüyerek yarım saat sürer.

Пешком идти полчаса.

Антон: Otobüsle nasıl gidebilirim?

Как я могу доехать на автобусе?

Йылмаз: Şu durakta otobüse binin.

На этой остановке садитесь на автобус.

Антон: Otobüsle ne kadar sürer?

За сколько времени доезжают на автобусе?

Йылмаз: En çok beş dakika sürer.

Самое большее за пять минут.

 

В Как пройти?

 

Дениз: Affedersiniz, müzeye nasıl gidebiliriz?

Полиция: Bu caddeden dosdoğru gidin, iki yüz metre ileriden sağa dönün. Yüz metre kadar ilerleyin. Sonra sola dönün. Biraz ilerledikten sonra müzeyi görürsünüz.

Пынар: Teşekkür ederiz. Müze buraya ne kadar uzaklıkta?

Полиция: En çok bir kilometre. Yürüyerek on beş-yirmi dakikada gidersiniz. Taksi ile beş dakikada orada olursunuz.

Дениз: Bugün hava çok güzel. Yürüyerek gitmek istiyoruz. Çok teşekkür ederiz, iyi günler.

Полиция: Bir şey değil. Size de iyi günler.

 

Упражнения

 

1) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Affedersiniz, postane nerede? (почта)

— Biraz ileride, sağda.

 

— Postane buraya çok uzak mı?

— Postane buraya ne kadar uzaklıkta?

— Postane yakın mı?

— Postaneye otobüsle gidebilir miyim?

— Otobüs durağı nerede?

— Yakında başka postane var mı? (другая)

 

2) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Müzeye nasıl gidebilirim?

— Müze çok uzak mı?

— Müze yürüyerek ne kadar sürer?

— Müzeye otobüsle gidebilir miyim?

— Müze otobüsle ne kadar sürer?

— Müze saat kaçta açılıyor? (в котором часу открывается)

— Müze saat kaçta kapanıyor? (закрывается)

— Müze her gün açık mı? (каждый ли день открыт)

 

Урок 21

B книжном магазине

 

Антон: Mektup zarfı var mı?

У вас есть почтовые конверты?

Продавец: Var, kaç tane istiyorsunuz?

Да, сколько штук вы хотите?

Антон: Üç tane istiyorum. Posta pulu var mı?

Три штуки. У вас есть почтовые марки (pul)?

Продавец: Posta pulu yok.

Нет, у нас нет почтовых марок.

Антон: Nerede bulabilirim?

Где я могу их найти?

Продавец: Postanede bulabilirsiniz.

Вы можете их купить на почте.

Антон: Kartpostallar kaç lira?

Сколько лир стоят открытки?

Продавец: Bir dolar. Kaç tane istiyorsunuz?

Один доллар. Сколько открыток вы хотите?

Антон: Altı tane istiyorum.

Я хочу купить шесть открыток.

 

А У газетного киоска

 

Катя: Rusça gazete var mı?

У вас есть газеты на русском языке?

Продавец: Evet, var.

Да, есть.

Катя: Hangi gazeteler var?

Какие русские газеты у вас есть?

Продавец: İzvestiya, Kamsamolskaya Pravda...

Известия, Комсомольская Правда...

Катя: Gazete kaç lira?

Сколько стоит газета?

Продавец: İki dolar.

Два доллара.

Катя: Rusça dergiler var mı?

У вас есть журналы на русском языке?

Продавец: Rusça dergiler var.

У нас есть журналы на русском языке.

Катя: Hangi dergiler var?

Какие русские журналы у вас есть?

Продавец: Hepsi şu köşede. Orada bakabilirsiniz.

Все журналы в этом углу. Вы можете посмотреть там.

 

Б На почте

 

Антон: Posta pulu var mı?

Служащая: Var.

Антон: Üç tane posta pulu rica ediyorum.

Служащая: Yurt içi mi, yurt dışı mı?

Антон: Yurt dışı.

Служащая: Neresi?

Антон: Rusya. Bir pul ne kadar?

Служащая: Bir pul 50 kuruş.

Антон: Üç pul, 1 lira 50 kuruş.

 

postahane почта

posta pulu почтовая марка

yurt içi по стране

yurt dişi за границу

nerede где

 

Грамматика

 

Глагольная форма возможности "мочь":

-a (-e) + bilmek

 

Форма "(-e) + bilmek" соответствует "мочь...", или "можно...", или же "уметь..." в русском языке, но в турецком пишется слитно с тем глаголом, к которому относится.

 

— Posta pulunu nerede bulabilirim?

— Posta pulunu postanede bulabilirsiniz.

 

— Eve yürüyerek gidebilir misin?

— Evet, eve yürüyerek gidebilirim.

 

— Türkçe konuşabilir misin?

— Evet, Türkçe konuşabilirim.

 

Упражнения

 

1) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Kaç adet mektup zarfı istiyorsunuz? (adet — число, штука)

— Üç adet mektup zarfı istiyorum.

 

— Mektup zarfı var mı?

— Posta pulu var mı?

— Posta pulunu nerede bulabilirim?

— Kartpostal var mı?

— Bir kartpostal kaç lira?

— Bir mektup zarfı kaç lira?

— Kaç tane kartpostal istiyorsunuz?

— Kaç tane mektup zarfı istiyorsunuz.

 

2) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Kaç mektup yollamak istiyorsunuz?

— Mektubu nereye yollamak istiyorsunuz?

— Rusya için bir pul ne kadar?

— Türkiye için bir pul ne kadar?

— Yurt içi için bir pul ne kadar?

— Rusça gazete var mı?

— Rusça dergi var mı?

 

Трабзон

 

Karadeniz'in en önemli kentlerinden biridir. Yemyeşil ormanlar arasından denize uzanan çok güzel bir kenttir. M.Ö. 750 yıllarında kurulmuştur.

Trabzon'u ünlü yapan ve dünyaya tanıtan Sumela Manastırı'dır. Sumela Manastırı, Meryem Ana adına yapıldığı için Meryem Ana Manastırı da denir. M.S. 472 yılında yüksek bir dağın yamacına yapılmıştır.

Manastırın içi Hıristiyanlıkla ilgili resimlerle süslenmiştir. Dünyanın her tarafından gelen binlerce turist Trabzon'daki Sumela Manastırını ziyaret eder.

Trabzon'un çevresinde çok güzel fındık ve çay bahçeleri vardır.

 

Tanıtmak — знакомить, быть известным, Meryem Ana — Мать Мария, yapılmak — делаться, создаваться, için — для, da — тоже, также, denmek — называться, быть названным, yamaç — окос, склон, — внутренность, внутренняя часть, ilgili — интересный (ilgi — интерес), resim — рисунок, картина, süslenmek — украшаться, быть украшенным (süslemek — украшать, süs — украшение), taraf — сторона, gelen — приходящий, binlerce — тысячами, Trabzon'daki Трабзонский, ziyaret etmek — посещать (ziyaret — посещение), fındık — фундук, bahçe — сад.

 

Урок 22

B магазине одежды

 

Ольга: Bir bluz almak istiyorum.

Я хочу купить блузку.

Продавец: Kaç beden giyiyorsunuz?

Какой у вас размер (надеваете; giymek — надевать)?

Ольга: Otuz dokuz beden.

У меня тридцать девятый размер.

Продавец: Ne renk düşünüyorsunuz?

Какого цвета блузку вы хотите («думаете»)?

Ольга: Yeşil ya da yeşil tonları.

Зелёного или зелёных тонов.

Продавец: Bu bluz tam size göre.

Эта блузка очень: «совершенно» идёт вам.

Ольга: Açık yeşil tonu var mı?

У вас есть светло-зелёного цвета?

Продавец: Hayır, yok. Mavi ve tonları var.

Нет. Есть синего или синих тонов.

Ольга: Bir de mavi rengine bakabilir miyim?

Можно: «могу ли я» посмотреть синего цвета?

 

A Женская одежда

 

Продавец: Etek almak ister misiniz?

Ольга: Bluza uygun etek var mı?

Продавец: Var. Kemer, çanta, ayakkabılar da var.

Ольга: Hepsini alamam.

Продавец: Almanız şart değil. Bir bakalım.

Ольга: Önce eteğe bakalım.

Продавец: Eteği ne renk düşünüyorsunuz?

Ольга: Bej renkli bir etek düşünüyorum.

 

etek юбка

kemer пояс

çanta сумка

ayakkabı туфли

küpe серьги

kolye колье

bilezik браслет

yüzük кольцо

pantolon штаны, шорты

çorap чулки

hepsi всё

almak брать, покупать

şart değil не обязательно (şart — условие)

bej rengi бежевый

 

В Узкая юбка

 

Ольга: Bu etek biraz dar.

Продавец: Sorun değil, biraz genişletiriz.

Ольга: Boyu biraz uzun.

Продавец: Boyunu kısaltabiliriz.

Ольга: Sizce bu etek bluza uydu mu?

Продавец: Çok güzel uydu.

Ольга: Evet, yeşil ile bej birbirine uydu.

Продавец: Bir de ayakkabı bakalım.

Ольга: Teşekkür ederim. Bluz ile etek yeterli.

Продавец: Güle güle giyinin. Çok güzel oldu.

 

dar etek узкая юбка

sorun değil не проблема

boy длина

uzun длинный

kısaltmak укоротить

uymak подходить

yeterli достаточно

 

Грамматика

 

Прилагательные

 

В турецком языке имя прилагательное ставится перед существительным.

güzel kız, yaşlı adam (пожилой мужчина), küçük çocuk, iyi insan (хороший человек), büyük ev, güzel ev, küçük ev, eski ev (старый дом)

 

Цвета

Цвета — тоже имя прилагательное.

 

kırmızı bluz (красная блузка)

yeşil gömlek (зеленая рубашка)

mavi ceket (голубой/синий пиджак)

siyah pantolon (черные брюки)

beyaz çanta (белая сумка)

gri elbise (серый костюм)

kahverengi ayakkabı (коричневые туфли)

 

Упражнения

 

1) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Ne arzu ediyorsunuz?

— Kaç beden giyiyorsunuz?

— Ne renk düşünüyorsunuz?

— Mavi bluz var mı?

— Gri etek ister misiniz? (юбка)

 

2) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Siyah kemer ister misiniz? (пояс)

— Hayır, siyah kemer istemem.

 

— Beyaz çanta ister misiniz?

— Mavi ceket ister misiniz?

— Bu etek kısa mı?

— Bu etek dar mı?

— Bu etek uzun mu?

— Bu ayakkabı ayağınıza uygun mu?

— Bu elbise size uygun mu?

— Ne renk elbise düşünüyorsunuz?

 

Урок 23

Мужская одежда

 

Антон: Bir gömlek almak istiyorum.

Я хочу купить рубашку.

Продавец: Yaka numaranız kaç?

Какой у вас размер ворота?

Антон: Kırk bir.

Сорок первый.

Продавец: Elbise almak istiyor musunuz?

Вы хотите купить костюм?

Антон: Bir ceket, pantolon almak istiyorum.

Я хочу купить пиджак и брюки.

Продавец: Nasıl bir elbise düşünüyorsunuz?

Какой костюм вы хотите купить?

Антон: Spor bir elbise düşünüyorum.

Я хочу купить спортивный костюм.

Продавец: Bu elbise çok güzel. Tam size göre.

Этот костюм очень красивый. Точно на вас (göre — согласно чему-л., в соответствии с чем-л.; по).

Антон: Bir deneyeyim. Sonra karar veririz.

Давайте померю (denemek — испытывать). Потом решим («решение дадим»).

 

А Спортивная обувь

 

Продавец: Şapka ister misiniz?

Вы хотите купить шапку?

Антон: Hayır, şapka istemem.

Нет, я не хочу покупать шапку.

Продавец: Bu elbiseye bu kravat çok uyar.

Этот галстук очень идёт к этому костюму.

Антон: Kravat istemiyorum.

Я не хочу (покупать) галстук.

Продавец: Ayakkabıya bakmak ister misin?

Вы хотите посмотреть обувь?

Антон: Bir spor ayakkabıya bakmak isterim.

Я хочу посмотреть спортивную обувь.

Продавец: Ne renk bir ayakkabı düşünüyorsunuz?

Какого цвета вы хотите обувь?

Антон: Kahverengi renkli bir ayakkabı düşünüyorum.

Я хочу купить коричневую обувь.

Продавец: Kaç numara giyiyorsunuz?

Какой у вас размер?

Антон: Kırk bir numara giyiyorum.

Сорок первый размер.

 

Б Узкие туфли

 

Антон: Bu ayakkabı biraz küçük.

Продавец: Bu ayakkabı biraz daha büyük.

Антон: Evet, bu biraz daha iyi.

Продавец: Siz geniş kalıp seviyorsunuz.

Антон: Dar ayakkabı rahat olmuyor.

Продавец: Haklısınız. Ayakkabı rahat olmalı.

Антон: Bu ayakkabının fiyatı ne kadar?

Продавец: İki yüz elli lira.

Антон: Tamam. Bu ayakkabıyı alıyorum.

 

dar ayakkabı узкие туфли

geniş широкий

geniş kalıp широкая форма

haklısınız вы правы

rahat удобно

fiyat цена

 

Грамматика

 

Настоящее время: Bu gömleği alıyorum.

Определённое прошедшее время: Bu gömleği aldım.

Желательное наклонение: Bu gömleği alayım.

Будущее время: Bu gömleği alacağım.

Форма "мочь..." a(e)+bilmek: Bu gömleği alabilirim.

 

Образование сравнительных форм прилагательных:

 

büyük fil

большой слон

 

daha büyük fil

больший слон

 

en büyük fil

самый большой слон

 

Упражнения

 

1) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Gömleğinizin yaka numarası kaç?

— Otuz dokuz.

 

— Ne renk gömlek düşünüyorsunuz?

— Ne renk pantolon istiyorsunuz?

— Nasıl bir elbise düşünüyorsunuz?

— Ceketiniz ne renk olsun?

— Pantolon üzerinize tam oldu mu?

— Kravat arzu eder misiniz?

— Güzel bir kemer ister misiniz?

— Bu elbiseyi alıyor musunuz?

 

2) Пожалуйста, ответьте на вопросы. Заполните пропущенные места:

 

Настоящее время: Bir şapka alıyorum.

Опред. прошедщее время: Bir şapka al...........

Желательное наклонение: Bir şapka al...........

Будущее время: Bir şapka al...........

Возможность: Bir şapka al...........

 

Заполните пропущенные места сравнительной формой прилагательных.

 

güzel kadın daha güzel kadın en güzel kadın
iyi insan … insan … insan
büyük otel … otel … otel
küçük ev … ev … ev
ucuz elbise … elbise … elbise
çalışkan öğrenci … öğrenci … öğrenci
yüksek bina … bina … bina
iyi insan … insan … insan

 

çalışkan öğrenci — старательный ученик,

yüksek bina — высокое здание

 

Урок 24

Разговор о покупках

 

Ольга: Mağazadan yeni bir şeyler aldın mı?

Ты купил в магазине что-нибудь новое («новые вещи»)?

Антон: Bir spor ayakkabı aldım.

Я купил спортивную обувь.

Ольга: Yeni bir elbise almadın mı?

Ты не купил новый костюм?

Антон: Hayır, sen bir şey aldın mı?

Нет, а ты купила что-нибудь?

Ольга: Ben bir bluz ile etek aldım.

Я купила блузку и юбку.

Антон: Bir giy de görelim.

Надень, давай посмотрим.

Ольга: Sonra giyerim. Sürpriz olur.

Потом надену. Будет сюрприз.

Антон: Ben sürprizleri severim.

Я люблю сюрпризы.

Ольга: Senin ayakkabını görebilir miyim?

Могу я увидеть твою обувь?

Антон: Ben de sonra giyerim. Sürpriz olur.

Я тоже потом надену. Будет сюрприз.

 

А В ювелирном магазине

 

Катя: Bir kolye rica ediyorum.

Я хочу купить колье («просьбу делаю»).

Продавец: Nasıl bir kolye istersiniz?

Какое колье вы хотите?

Катя: Altın bir kolye.

Золотое колье.

Продавец: Bu altın kolye. Yüzük, bilezik ister misiniz?

Это золотое колье. Вы хотите кольцо, браслет?

Катя: Bu kolye kaç ayar?

Какой пробы это колье?

Продавец: Bu kolye on sekiz ayar altın.

Это колье восемнадцатой пробы.

Катя: Buna uygun küpe var mı?

Есть ли к нему подходящие серьги?

Продавец: Buna uygun güzel küpeler var.

Есть красивые подходящие серьги.

Катя: Bir de pırlanta kolyelere bakabilir miyim?

Могу я ещё посмотреть на бриллиантовое колье?

Продавец: Elbette. Elmas, zümrüt her türlü kolye var.

Конечно. У нас есть различные алмазные, изумрудные — всякие колье.

 

kuyumcu ювелирный магазин

pırlantа бриллиант

elmas алмаз

zümrüt изумруд

her türlü любого вида, различные

 

Грамматика

 

Вопросительная частица: mı (mi, mu, mü)

 

Anton evli mi? — Hayır, Anton evli değil. (женат)

Anton bekâr mı? — Evet, Anton bekâr. (холост)

Anton öğrenci mi? — Hayır, Anton öğrenci değil. (учащийся)

 

Erol öğrenci mi? — Hayır, Erol öğrenci değil.

Erol doktor mu? — Evet, Erol doktor.

Erol evli mi? — Hayır, Erol bekâr.

 

Olga öğretmen mi? — Hayır, Olga öğrenci.

Olga nişanlı mı? — Hayır, Olga nişanlı değil.

Olga erkek mi? — Hayır, Olga erkek değil.

 

Arzu öğrenci mi? — Hayır, Arzu öğrenci değil.

Arzu öğretmen mi? — Evet, Arzu öğretmen.

Arzu bekâr mı? — Evet, Arzu bekâr.

 

Var, Yok (есть, нет)

Слова "var, yok" склоняются так же как и существительные-сказуемые. Эти слова имеют очень широкое применение в турецком языке.

 

Ben varım yokum
Sen varsın yoksun
O var yok
Biz varız yokuz
Siz varsınız yoksunuz
Onlar varlar yoklar

 

Слова "var" и "yok" чаще всего используются для З-го лица единственного числа.

 

— Altın kolye var mı?

— Altın kolye yok, elmas kolye var.

 

— Pırlanta küpe var mı?

— Pırlanta küpe var.

 

— Gümüş bilezik var mı?

— Hayır, gümüş bilezik yok.

 

Упражнения

 

1) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Mağazadan yeni bir şeyler aldın mı?

— Bir bluz ile etek aldım.

 

— Mağazadan ne aldın?

— Ne renk bluz aldın?

— Ne renk etek aldın?

— Ne renk ayakkabı aldın?

— Kaç numara gömlek aldın?

— Kaç numara ayakkabı aldın?

— Çorap aldın mı?

— Bluzunu şimdi giyer misin?

 

2) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Altın kolye var mı?

— Hayır, altın kolye yok.

 

— Elmas kolye var mı?

— Zümrüt yüzük var mı?

— Yirmi dört ayar bilezik var mı?

— Kolyeye uygun küpe var mı?

— Pırlanta kolye var mı?

— Gümüş kolye ve bilezik var mı?

 

Троя

 

Truva, Ege kıyılarındadır. Çanakkale'ye 30 km. uzaklıktadır. Homeros'un İliada adlı destanında geçen ünlü Troya Savaşı burada olmuştur.

Akhalılar ile Troyalılar arasında geçen bu savaş on yıl sürer. Savaş uzayınca Akhalılar tahta bir at yaparak içine gizlenirler. Troyalılar Akhalıları gitti sanarak tahta atı içeriye alırlar. Akhalılar gece yarısı tahta atın içinden çıkarak kalenin kapısını açarlar. Böylece Troyalılar savaşı kaybederler.

Troya hazinelerini Alman arkeolog Schliemann bulmuştur. Troya harabeleri arasında antik bir tiyatro ve Roma hamamı görülmeye değer önemli eserler arasındadır.

 

Kıyı — берег, adlı — называемый, имеющий имя (ad — имя), destan — эпос, сказание, geçen — происходивший (geçmek — проходить, происходить), Akhalılar — ахейцы, sürmek — тянуться, продолжаться, savaş uzayınca — (поскольку) война затянулась (uzay — пространство), tahta — древесина, доска, at — конь, gizlenmek — прятаться (gizli — тайный), gitmek — уходить, sanmak — полагать, думать, gece yarısı — полночь (yarı — половина), çıkmak — выходить, kale — крепость, kapı — ворота, açmak — открывать, böylece — таким образом, kaybetmek — терять, проигрывать, hazine — казна, сокровища, bulmak — находить, harabeler — развалины, hamam — баня, görülmeye değer — осмотра достойные, eser — произведение.

 

Урок 25

Болезнь

 

Эрол: Bugün pek keyfin yok.

Сегодня ты не очень хорошо выглядишь (pek — весьма; keyif — удовольствие, хорошее расположение духа, здоровье).

Арзу: Başım ağrıyor, midem bulanıyor.

У меня болит голова и тошнит (midem — желудок; bulanmak — становиться пасмурным; чувствовать тошноту).

Эрол: Hasta mısın?

Ты заболела?

Арзу: Bilmiyorum. Ama hiç halim yok.

Не знаю. Но вообще сил нет.

Эрол: Üşüttün mü?

Ты замёрзла?

Арзу: Bilmiyorum. Biraz titreme ve ter var.

Не знаю. Немного знобит, я потею (есть пот).

Эрол: Sana bir doktordan randevu alayım.

Я запишу тебя на приём к врачу («тебе от доктора встречу возьму»).

Арзу: İyi olur.

Было бы хорошо.

Эрол: Ben randevu alır, seni ararım.

Запишу тебя на приём и позвоню тебе.

 

А У врача

 

Врач: Nereniz ağrıyor?

Что у вас болит?

Арзу: Midem ağrıyor, başım ağrıyor...

У меня болит желудок, голова болит...

Врач: Bulantı var mı?

А есть тошнота?

Арзу: Var. Midem bulanıyor. Çok halsizim.

Есть. Желудок мутит. Совсем сил нет.

Врач: Rahatsızlığınız ne zaman başladı?

Когда у вас начались недомогания (rahat — покой, спокойствие, удобство)?

Арзу: İki gün önce.

Два дня назад.

Врач: Kan ve idrar tahlilleri yaptırmamız gerek.

Вам нужно сдать анализы крови и мочи (gerek — нужно).

Арзу: Göğüsümde de bir ağrı var.

У меня и грудь болит.

Врач: Bir de röntgen filmi çektirelim.

Сделаем ещё рентген (çekmek — тянуть, вытягивать).

 

Б Тело человека

 

baş голова

göz глаз

dudak губа

boyun шея

omuz плечо

göğüs грудная клетка

meme грудь, груди

kol рука

el кисть руки

el parmakları палец руки

bacak бедро

diz колено

ayak ступня

ayak parmakları

 

Грамматика

 

Должное наклонение: -malı (-meli)

Обозначает необходимость какого-либо действия, можно соотнести с русским «надо» или «должен».

 

  gitmek gitmemek
Ben gitmeliyim gitmemeliyim
Sen gitmelisin gitmemelisin
О gitmeli gitmemeli
Biz gitmeliyiz gitmemeliyiz
Siz gitmelisiniz gitmemelisiniz
Onlar gitmeliler gitmemeliler

 

Doktordan randevu almalısın.

Doktora gitmelisin.

Kan ve idrar tahlilleri yaptırmalısın.

Röntgen çektirmelisin.

İki gün evde dinlenmelisin.

Spor yapmalısın.

İçki ve sigara içmemelisin.

Sabahları kuvvetli kahvaltı yapmalısın.

Akşamları az yemelisin.

Erken yatmalı, erken kalkmalısın.

 

Упражнения

 

1) Пожалуйста, ответьте на вопросы.

 

— Başın ağrıyor mu?

— Evet, başım ağrıyor.

 

— Miden ağrıyor mu?

— Miden bulanıyor mu?

— Göğsün ağrıyor mu?

— Titreme ve ter var mı?

— Rahatsızlığın ne zaman başladı?

— Kan ve idrar tahlili yaptırdın mı?

— Röntgen çektirdin mi?

— Doktordan randevu aldın mı?

 

2) Пожалуйста, ответьте на вопросы, используя суффиксы -mali (-meli).

 

— Kaç gün dinlenmeliyim?

— En az bir hafta dinlenmelisin.

 

— Hemen doktora gitmeli miyim?

— Kan ve idrar tahlili yaptırmalı mıyım?

— Röntgen çektirmeli miyim?

— Yarın işe gitmeli miyim?

— Evde kaç gün dinlenmeliyim?

 

 

Урок 26



Поделиться:


Последнее изменение этой страницы: 2016-08-15; просмотров: 343; Нарушение авторского права страницы; Мы поможем в написании вашей работы!

infopedia.su Все материалы представленные на сайте исключительно с целью ознакомления читателями и не преследуют коммерческих целей или нарушение авторских прав. Обратная связь - 3.133.141.6 (0.667 с.)